Hoş geldiniz, Ziyaretçi
Lütfen Giriş yada Kayıt.    Kayıp Parola?

Esmau'l Hüsna
(1 inceleyen) (1) Ziyaretçi
Alta gitSayfa: 1
BAŞLIK: Esmau'l Hüsna
#24
Esmau'l Hüsna 14 Yıl önce Karma: -10
AddThis Social Bookmark Button
E S M A U ’ L H Ü S N A
بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِِ

Cenab-ı Hakk kerim kitabında şöyle buyuruyor :

وَلِلّهِ الأَسْمَاء الْحُسْنَى فَادْعُوهُ بِهَا وَذَرُواْ الَّذِينَ يُلْحِدُونَ فِي أَسْمَآئِهِ سَيُجْزَوْنَ مَا كَانُواْ يَعْمَلُونَ

" En güzel isimler Allah'ındır. O halde O'na o güzel isimlerle dua edin. Onun isimleri hakkında eğri yola gidenleri bırakın. Onlar yapmakta olduklarının cezasına çarptırılacaklardır."
A'raf Suresi :180

Allah’u Azze ve Celle’nin Kur’an ve Sünnet’te zikri geçen isim ve manaları :

Allah : Hakiki – gerçek - ve mutlak - kayıtsız şartsız - olarak VAR ve BİR olan ; eşi benzeri ve ortağı asla bulunmayan Yüce Rabbimizin has - özel - ve en büyük ism-i şerifidir.

Er – Rahman : Dünya'da mü'min ve kafir ayırdetmeksizin herkese merhamet eden, şefkat gösteren,acıyan.

Er – Rahim : Merhametli,esirgeyen, koruyan,acıyan ; Ahirette yalnız mümin kullarına keremiyle muamelede bulunan.

El – Melik : Bütün kainatın mutlak ve hakiki sahibi, mutasarrıfı.

El – Küddüs : Azamet ve Celaline layık olmayan her türlü noksanlıktan pek uzak, pek temiz.

Es – Selam : Her çeşit arıza ve hadiselerden salim kalan ve etkilenmeyen ; kullarını her türlü tehlikelerden selamete çıkaran.

El - Mü'min : Gönüllerde iman ışığını uyandıran ; kendine sığınanlara emniyet, güvenlik, rahatlık veren ; mü'minleri azabından ve yarattıklarının hepsini zulmden emin kılan.

El – Müheymin : Gözetip koruyan, bütün varlıkları gözeten ve koruyan.

El – Aziz : Hakiki ve mutlak surette kuvvet ve galebe sahibi, mağlup edilmesi asla mümkün olmayan Gaalip, hükümlerinde her zaman mutlak Gaalip olan.

El – Cebbar : Emir ve fermanına karşı konulamayan, kırılanları tamir eden, eksikleri tamamlayan, dilediğini zorla yaptırmaya muktedir olan, her şeyde hükmünü kayıtsız, şartsız yürüten.

El – Mütekebbir : Büyüklükte eşi olmayan ; her şeyde ve her hadisede büyüklüğünü gösteren.

El – Halik : Yaratan, yoktan var eden, herşeyin varlığını süresince görüp geçireceği bütün halleri, hadiseleri tayin ve tesbit eden ve ona göre yaratan.

El – Bari : Her şeyi bir asıldan var eden ; her şeyi muhtaç olduğu tabiat ve surette en mükemmel ve en uygun şekide yaratan ; yokluktan varlığa çıkaran ve yaratıklarını birbirinden çeşitli şekillerde ayırd eden.

El – Musavvir : Varlıklara suret veren, tasvir eden ; onları en güzel şekilde tertib edip en güzel surette şekillendiren.

El – Gaffar : Mağfireti pek çok ve kullarının ayıplarını örtücü ; iyiyi güzeli açığa çıkaran ; kötüyü çirkini örten.

El – Kahhar : Kahreden, Her şeye, her istediğini yapacak surette gücü ve kudreti yeten ; hükümlerinde mutlak ve hakiki Gaalip ve Hakim.

El – Vehhab : Sonsuz çeşit çeşit nimetlerini daima karşılıksız ihsan eden, hibe eden, bağışlayan

Er – Rezzak : Rızıkları yaratan ve kullarına bahşeden ; rızıkları ve rızıklandırdıklarını yaratan, rızıklandırdıklarına rızıklarını ulaştıran ve rızk elde etme sebeblerini meydana getiren.

El – Fettah : Her türlü zorlukları kolaylaştıran maddi ve manevi kapıları açan, en büyük Hakim.

El – Alim : Bilgisi ezeli ve ebedi olan ; olmuş, gizli, aşikar her şeyi en iyi bilen, kendisinden hiç bir şey gizlenmeyen.

El – Kaabid : Dilediğine rızkı daraltan, sıkan.

El – Basit : Dilelediğne rızkı açan ve genişleten.

El – Hafid : Kafir ve facirleri alçaltan, iman etmeyenleri bedbaht eden ; varlıktan yokluğa, ilimden cehle, sıhhatten hastalığa döndüren.

Er – Rafi : İyileri yücelten, yukarı kaldıran ; zilletten illete götüren, bataklıktan çıkaran, dereceleri artıran, müminleri yükselten.

El – Muizz : Dilediğine tevfik verip aziz kılan ; izzet veren, şereflendiren, ağırlayan.

El – Muzill : Dilediğini hor ve hakir kılan ; emir ve yasaklalarına karşı koyanları zelil eden, süründüren.

Es – Semi : Gizli, açık her şeyi hakkıyla işiten.

El – Basir : Bütün mevcudatta gizli, açık herşeyi kemaliyle gören.

El – Hakem : Hakiki ve mutlak hakim ; hükmeden, hakla batılın, iyi ile kötünün arasını ayıran ; dünyada şer'i hükümleri inzalle ve Ahirette kullarının arasını faslederek hüküm veren.

El – Adl : Mutlak adil, adaletli ve kimseye zerre kadar zulmetmeyen.

El – Latif : Mutlak lutf sahibi ; kerem ve inayeti sınırsız olan, en ince işlerin bütün inceliklerini bilen ve nasıl yapıldığına akıl erdirilemiyen en ince şeyleri yapan ; görünen görünmeyen her türlü yollardan ve yerlerden çeşit çeşit faydalar, ihsanlar bahşeden.

El – Habir : Gerek cismani alemde, gerekse ruhani alemde olagelen her hadiseden, haraketden her zerreden, alınıp verilen her nefesden bütün ayrıntılarıyla haberdar olan.

El – Halim : Ceza vermekte acele etmeyen gerçek ve mutlak hilm sahibi ; afvı, bağışlaması, hilmi hududsuz olan.

El – Azim : Hakiki ve mutlak büyük ; büyükler büyüğü, pek azametli.

El – Gafur : Kullarının günahlarını afveden, mağfireti sonsuz olan.

Eş – Şekur : Rızası için yapılan işlere ve ibadetlere karşılık veren ; dünyada yapılan iyi ameller karşılığında Ahiret'de sonsuz nimetler ihsan eden. Şükredilmeye en layık olan.

El – Aliyy : Mutlak ve hakiki Yüce ; Yüceler Yücesi.

El – Kebir : En büyük ; Kibriya sahibi ; büyüklüğünün keyfiyetini ancak Kendisi bilen ve bu büyüklüğü hiç bir mahluk tarafından bilinemeyen.

EL – Hafiz : Muhafaza eden, Hakiki ve mutlak koruyucu ; yapılan işleri bütün teferruatıyla hıfzeden, her şeyi belli vaktine kadar, afat ve belalardan saklayan.

El – Mukit : Bedeni ve ruhi rızıkları yaratan ve mahlukatının rızıklarını onlara veren, ulaştıran ; her şeye kuvvet veren.

El – Hasib : Mutlak ve hakiki Kafi ; bütün varlıkların ömürleri boyunca yaptıklarını en ince tafsilat ve teferruatıyla bilip, hesabını en iyi şekilde gören.

El – Celil : Celal - büyüklük - ile vasıflanan Yücelik sahibi ; mutlak ve hakiki Celil.

El – Kerim : Keremi nihayetsiz derecede bol ; kula istemeden ve karşılıksız olarak veren.

Er – Rakib : Bütün varlıkları her an gözeten ; bilen, koruyan, bütün işleri denetleyen.
El – Mücib : İcabet eden, Duaları kabul eden ; istekleri yerine getiren, bunları yalvar-madan bile lutf ve kermiyle veren.

El – Vasi : Her şeyi ihata eden, kuşatan.

El – Hakim : Mutlak ve hakiki Hakim; hüküm ve hikmet sahibi ; her şeyi hikmet üzere yaratıp, yerli yerinde yapan ; bütün emirleri, bütün işleri hikmetlerle dolu olan.

El – Vedud : İyi kullarını seven ; onları rahmet ve rızasına erdiren ; sevilmeye ve dostluğu kazanılmaya en çok layık olan.

El – Mecid : Azim-üş-şan; şanı yüce ve kadri büyük, Zat-ı şerefli, işleri pek güzel, ni'meti ve ihsanı hududsuz olan.

El – Bais : Peygamberler gönderen, Mahşer Günü mahlukatı diriltip kabirlerinden çıkaran, sebeb ve vesile olan.

Eş – Şehid : Her zamanda ve her mekanda her an hazır olan mahlukatının hepsini bilen.

El – Hakk : Gerçek olan, Varlığı hiç değişmeden duran, hakkı izhar eden ; ezeli ve ebedi olarak '' Var '' olan.

El – Vekil : Mutlak ve hakiki vekil ; kullarının işlerini düzelten ; işlerini usulüyle Kendisine bırakanların işlerini düzeltip, onların yapabileceğinden daha iyi yapıp, temiz eden.

El – Kaviyy : Tam ve kamil kudret sahibi ; pek çok güçlü, kayıtsız, şartsız herşeye Kadir.

El – Metin : Çok sağlam ; kuvvet ve kudret sahibi.

El – Veliyy : Dost ve yardım edici ; mü'minlere dost, yardım edici, mü'minleri seven ve işlerini neticelendiren.

El – Hamid : Hamdedilen, Övülen ve her senaya layık olan ; Sadece kendisine hamd ve sena da bulunulan, bütün varlıkların diliyle öğülen yegane Zat.

El – Muhsi : İlmiyle her şeyin sayısını bilen ; her şeyi sayıcı ve sayılarının bilincinde olan.

El – Mubdi : Mahlukatı maddesiz ve örneksiz olarak yoktan var eden.

El – Muid : İade eden, Yaratılmışları yok ettikten sonra tekrar yaratan ; ölümden sonra tekrar dirilten.

El – Muhyi : Hayat evern, Mahluklarını yoktan var edip onlara yeniden hayat ihsan eden.

El – Mümit : Öldüren, Her canlının ölümünü yaratan ; yok eden, mahveden, dilediği her varlıkta ölümü meydana getiren.

El – Hayy : Mutlak ve Kamil Hayy ; ezeli ve ebedi bir hayat ile diri olan ; her şeye hayat ve can veren.

El – Kayyum : Zatiyle kaim, daima ayakta duran, gökleri, yeri ve her şeyi tutan ; her şeye mukadder olan, vaktine kadar durmak için sebeblerini ihsan eden.

El – Vacid : Mutlak ve hakiki gani olan, istediği şeyi bulan; Kendisine darlık, fakirlik ve acizlik arız olamayan; Kendisi için luzumlu olan şeylerin hiç birinden mahrum olmayan; istediğini istediği zaman bulan.

El – Macid : Azamet ve şerefle vasıflandırılmış; kadr ve şanı büyük, kerem ve cömertliği sonsuz olan.

El – Vahid : Tek, Zat'ında sıfatlarında, işlerindei mübarek isimlerinde, hükümlerinde asla ortağı , benzeri, dengi bulunmayan.

Es – Samed : Zeval bulunmayan ve Baki olan, herkesin muhtaç olduğu yegane Merci ; hacetlerin, isteklerin, muradların verilmesi, ızdırabların giderilmesi için müracaat edilen tek merci.

El – Kadir : Her istediğini, istediği gibi, sonsuz bir güç ve kudretle yapan; dilerse yapan, dilemezse yapmayan.

El – Muktedir : Kuvvet ve kudret sahibleri üzerinde istediği gibi tasarruf eden; her mevcudu kuvvet ve kudreti altında tutan.

El – Mukaddim : İstediğini ileri geçiren, öne alan.

El – Muaahhir : İstediğini geri bırakan, geciktiren.

El – Evvel : Her şey üzerine kadim olan ; ilk, evveli olmayan Evvel, her varlığın Halik'i ve Evvel'i.

El – Ahir : Her şey yok olduktan sonra Baki olan, varlığı ezeli ve ebedi olan, sonu olmayan son.

Ez – Zahir : Alametleriyle vücudu aşikar olan; her yerde, her zaman tasarruflarıyla, kudretiyle, kibriyasıyle tecelli eden, görünen.

El – Batın : Yarattıklarının nazarından gizli olan ; görünmeyen.

El – Vali : Kainatı; her şeyi mülkünü ve her an olup biten hadiseleri tek başına tedbir ve idare eden.

El – Müteali : Noksanlıklardan yüce ve münezzeh ; yaratılmışların, O'nun hakkında akıl ve idraklerinin mümkün gördüğü her şeyden, her hal ve tavırdan pek üstün, Yüceler Yücesi.

El – Berr : İyilik ve ihsanı sınırsız olan; yarattıklarına muhtaç oldukları ni'metleri bahş ve ihsan eden.

El – Tevvab : Tevbeleri kabul buyurup, günahları afveden; kullarına, tekrar tekrar tevbe etmeleri için sebebler hazırlayan.

El – Müntekim : Suçluları,adaleti ile hak ettikleri cazaya çarptıran ; Kendisine isyan edenleri, asileri, canilileri,azgınları şiddetle cazalandıran.

El – Afüvv : Çok afvedici, çok acıyan, çok şefkatli, merhameti çok olan.

Er – Rauf : Pek esirgeyen, çok merhamet eden; merhamet,rahmet ve şefkatini esirgemeyen.

Malik'ül – Mülkü : Mülkün mutlak, hakiki, ebedi ve ezeli sahibi; kullarının ve onların malik olduklarının Malik'i, mülkünde dilediği gibi hükmünü tenfiz eden.

Zü'l - Celali Ve'l – İkram : Hem yücelik, hem de fazl, şeref ve kerem sahibi, Celal ve Kemal'i mutlak ve hakiki olan.

El – Muksit : Bütün işlerini denk, birbirine uygun ve yerli yerinde yapan; mazlumlara insaf eden; adil, yarattıklarından hiç birine haksızlık, eza, cefa, eziyet, gadir, zulüm etmeyen.

El – Cami : İstediğini istediği zaman, istediği yerde toplayan; birbirine benzeyen, veya birbirlerinin zıddı olan varlıkları bir araya toplayan.

El – Ganiyy : Zat'ı ve sıfatı ile her şeyden müstağni zenginliğinin hudud ve ölçüsü olmayan, Zat'ının dışında hiç bir şeye muhtaç olmayan.

El – Muğni : Kullarından dilediğini keremiyle zengin kılan ; istediği anda, istediği kadar zengin eden.

El – Mani : Bir şeyin olmasına mani olan ; koruyucu sebebleri yaratmak suretiyle helak ve noksanlık sebeblerini önleyen, def eden.

Ed – Darr : Elem ve zarar verici şeyleri yaratan ; dilediğine felaket, keder ve şiddet veren.

En – Nafi : Faydalı şeyleri yaratan ; hayır ve menfaat verici şeyler yaratan, dilediğine menfaat veren.

En – Nur : Bütün alemleri nuru ile nurlandıran ; göklerde ve yerde hakkı neşreden, bütün varlıklara akıl, iz'an, idrak veren ; istediği simalara, zihinlere ve gönüllere nur yağdıran.

El – Hadi : Hidayet veren, dilediği kulunu tevhid'le şereflendiren, hayırlı ve karlı yollara yönelten ; her şeye yön veren.

El – Bedi : Yarattıkların örneksiz ve maddesiz icad edip ; hayret verici alemleri yoktan var eden ; Zat'ında, sıfatlarında, fiillerinde asla benzeri bulunmayan.

El – Baki : Vücudu daim olan, fani olmayan ; Varlığının başlangıcı olmadığı gibi, sonuda olmayan ; bizatihi zaruri olan.

El – Varis : Mevcud olan her şeyin netice itibariyle varisi, mutlak sahibi ve hakiki maliki olan.

Er – Reşid : Kullarını irşad eden, doğru yolu gösteren; bütün işleri ezeli takdirine göre yürütüp, dosdoğru bir nizam ve hikmet üzere akıbetine ulaştıran.

Es – Sabur : Çok sabırlı ; şirk ve isyan yolunu seçenleri anında cezalandırmaya Kadir iken acele etmeyip tehir eden ve vakti gelince bir lahza geri bırakmadan cezalandıran.

TACUDDİN EL - BAYBURDİ
editor
Administrator
Gönderiler: 82
graph
Sitede Değil Kullanıcı bilgilerini görmek için tıklayın
Son Düzenleme: 27/03/2010 22:28 Düzenleyen editor.
Sadece Kayıtlı kullanıcılar yazı yazabilir.
 
Üste gitSayfa: 1

Üye Giriş Formu

Allah yaratılış gayesi yaratılışgayesi davet muhammed melek Kuran Sünnet hadis ayet cennet, cehennem, islam, insan, yazılı, sesli, video, yayın, ebu, said, enes, canlı, tv, abdurrahman, musa, isa, ibrahim, nuh, ıstılah, sohbet, albani, buhari, muslim, tirmizi, nesai, ibn, mace, taberi, kesir, kurtubi, sitte, ebu, davut, davud, sunen, dua,  büyü, cin, sihir, tılsım, ahmed, korunma, edeb, rukye, oruç, namaz, kurban, bayram, ramazan, fıtrat, tevhid, uluv, risale, tahkik, menhec, tahric, nur, muaz, zaman, sema, arş, cübbeli, harun, isa, yahya, vahiy, islami, video, islamivideo, mesnevi, mevlana, guraba, kitap, al, oku, öğren, cd, indir, download, ebu said tasavvuf mevlana fetva ayet ebusaid kitap kays leyla mecnun celalettin celaleddin rumi kimya zahir tecelli vasıf tanımak nitelemek hadis ilim  amel iman nas iman ıstılahşeriathakikathükümkuran sünnet küfür şirk tevhid sünnet kalp hayat zikir iman

Şu anda 367 ziyaretçi çevrimiçi